9 Ekim 2013 Çarşamba

Hayvanlarda ve İnsanlarda Üreme


A. HAYVANLARDA ÜREME

Canlıların nesillerini devam ettirmek amacıyla kendilerine benzer bireyler oluşturmasına üreme denir. Genel olarak canlılar dünyasında eşeysiz ve eşeyli olmak üzere iki çeşit üreme vardır. Bütün omurgalı hayvanlarda eşeyli üreme görülür. Eşeyli üremede erkek birey gamet hücresi sperm, dişi birey gamet hücresiyumurta mayoz bölünme ile oluşur. Eşeyli üremede gamet hücreleri oluşumundan sonra döllenme ve gelişme basamakları görülür.

1. DÖLLENME

Gametlerin bir araya gelip birleşmesine döllenme, oluşan hücreye de zigot denir. Döllenme ile farklı genetik yapıda bireyler oluşur. Hayvanlarda gametlerin birleşme ortamına göre döllenme, dış döllenme ve iç döllenme olarak ikiye ayrılır.
a. Dış Döllenme
Midye, denizanası, balık, kurbağa gibi suda yaşayan hayvanlara ait gametlerin suya bırakılıp döllenmenin vücut dışında ve su ortamında meydana gelmesi dış döllenmedir. Gametlerin vücut dışında birçok tehlikeye açık olması, canlı kalma şanslarını azaltır. Bu nedenle çok sayıda gamet oluştururlar. Döllenme şansını arttırmak için aynı zamanda aynı yere gametlerini bırakırlar.
Dış döllenme yapan canlıların embriyoları yumurta içinde gelişir. Embriyo, besin ihtiyacını karın tarafında besin maddesi taşıyan torbadan (vitellustan) sağlar. Oksijen, karbondioksit ve artık maddelerin çevreyle alışverişi difüzyon yoluyla gerçekleşir. Yumurta kabuğu körelmiştir. Yavru bakımı yoktur.
b. İç Döllenme
Eklem bacaklılar, bazı balıklar, sürüngenler, kuşlar ve memeliler gibi canlılarda görülür. Gametlerin birleşmesi dişi vücudunda gerçekleşir. Çiftleşme organı bulunur. İç döllenme yapan canlılarda oluşturulan yumurta sayısı azdır. Yumurtadan salgılanan fertilizin denilen özel bir dölde aynı türden spermin yumurtaya yönelmesini sağlar.
Sürüngen ve kuşlarda embriyo gelişimi vücut dışında olurken, memelilerde hem döllenme hem gelişme vücut içinde olur.

2. GELİŞME

Döllenmiş yumurtadan yavrunun oluşumuna kadar gerçekleşen bütün olaylara gelişme denir. Gelişmede genel olarak hücre bölünmesi (segmentasyon), hücre göçü, farklılaşma ve organogenez evreleri görülür.
a. Bölünme
Zigotun mitoz ile hızlı ve üst üste bölünmesine segmentasyon denir. Segmentasyon sonucu oluşan hücreye blastomer denir. Blastomerler her bölünmede biraz daha küçülür. Segmentasyon safhasında büyüme olmaz. Zigotun ilk bölünmesiyle oluşan 2 blastomerli yapı, tekrar tekrar bölünerek 32-64 v.b blastomerli hücre topluluğu oluşturur. Buna morula denir. Morulada hücreler birbirinin aynıdır. Morulada hücreler içten dışa doğru kayar, içi boş bir top oluşur. Bu boşlukta blastasöl sıvısı bulunur. Bu yapıya blastula denir. Bu hücrelerde farklılaşma yoktur.

b. Hücre göçü
Embriyonun alt kısmındaki hücrelerin içe doğru çökmesi ile gastrula safhası oluşturur. Hücre göçü ile ortaya çıkan boşluğa gastrula boşluğu (ilk bağırsak boşluğu) denir. Bu boşluk daha sonra sindirim kanalına dönüşür. Gastrulada içteki hücre tabakasına endoderm, dıştaki hücre tabakasına ektoderm denir. Sünger ve sölenterler iki embriyonik tabakadan gelişir. Daha sonra endoderm ve ektodermden ayrılan bir grup hücre üçüncü embriyonik tabaka olan mezodermi oluşturur. Sünger ve sölenter dışında hayvanlar üç embriyonik tabakadan gelişir. Gastrula safhasından sonra farklılaşma başlar.
Embriyonik tabakaların göçü
Embriyonik tabakaların göçü

c. Farklılaşma ve Organogenez

Emriyonik tabakaları oluşturan hücreler daha sonra farklılaşarak doku ve organları oluşturur. Bu olaya organogenez denir. Genlerin kontrolünde gerçekleşen organogenez hücre tabakalarının katlanması, yarılarak ayrılması ve hücrelerin yoğun olarak kümeleşmesi şeklendi olur. Omurgalı emriyolarında biçimlenen ilk organlar nöral tüp ve notokord (sırf ipliği)tur. Nöral tüp, merkezi sinir sistemini, notokord da oluşturur.
Omurgalı embriyosunda embriyonik tabakaların oluşturduğu yapılar:
Ektoderm: Beyin, omurilik, duyu reseptörleri, göz merceği ve kornea, üst deri, ter bezleri, saç, tırnak, dişin mine tabakası.
Mezoderm: Kemik, kıkırdak, kas ve kan dokusu, lenf sistemi, boşaltım sistemi, üreme sistemi, dişin dentin tabakası, alt deri, karın zarı.
Endoderm: Sindirim kanalının iç örtüsü, akciğer, pankreas, karaciğer, troit ve paratroit bezleri, safra kesesi, üretra ve idrar kesesi.
Emriyonik İndüksiyon
Embriyo tabakalarının karşılıklı birbirlerini etkileyerek farklılaşması sonucu farklı doku veya organların oluşumuna embriyonik indüksiyon denir. Hanss Spemann adlı bilim insanı semender (kuyruklu kurbağa) embriyoları kullanarak yaptığı deneyler sonunda sinir sisteminin oluşması için sırt mezodermin ektodermi etkilemesi gerektiğini kanıtlamıştır.
Embriyonik indüksiyonla ilgili diğer bir çalışmada gözün oluşumudur. Ön beyinden uzanan çıkıntılar göz kadehini oluşturur. Bu sinirsel ektoderm, başın ön kısmında deri ektodermi ile temas edince mercek meydana gelir. Mercek, iris ile çevirip göz kadehinin içine gömülür. Gözün üzeri sert tabaka ile örtülür, önde saydam tabaka oluşur, böylece göz oluşumu tamamlanır.
ç. Embriyonik Örtüler
Omurgalılarda embriyo gelişimi esnasında oluşan embriyonik örtülerin özellikleri ve görevleri şunlardır:
I. Amniyon Zarı ve Sıvısı
Amniyon zarı, embriyoyu dıştan saran, içi sıvı dolu bir keseden oluşur. Embriyo ve amniyon zarı tarafından salgılanan bu sıvı, embriyonun kurumasını önler, darbelere ve sarsıntılara karşı korur. Amniyon zarı balık ve kurbağalarda bulunmaz.
II. Vitellüs Kesesi
Embriyoya besin sağlar. Vitellüs kesesi, sürüngen ve kuşlarda büyük, kurbağa ve plasentalı memelilerde küçüktür. Kurbağa embriyoları gelişimleri başlangıçta yumurta içinde olur, vitellus bitince gelişimini dış ortamdan başkalaşım geçirerek tamamlar. Plasentalı memelilerde embriyo besin ihtiyacını plasentadan karşılar.
III. Allantoyis Kesesi
Embriyoda metabolizma sonucu oluşan depo edildiği yerdir. Özellikle sürüngen ve kuşlarda iyi gelişmiş olup balık ve kurbağalarda bulunmaz. Plasentalı memelilerde atık madden anne vücudu ile atıldığından küçük olan bu kese, göbek bağı oluşumuna katılır. Kan damarları içeren bu zar, koryonla birlikte embriyonun gaz alış verişinde rol oynar.
IV. Koryon Zarı
Embriyoyu en dıştan saran, koruyucu ve gaz alış verişini sağlayan zardır. Plasentalı memelilerde göbek bağı ve plasenta oluşumuna katılır.
V. Koruyucu Örtü ( Kabuk )
Sürüngen ve kuşun embriyonik örtüleri üzerinde kalsiyum karbonattan (CaCO3) yapılmış cansız bir kabuk bulunur. Embriyoda gaz alış verişini sağlar. Gözenekli yapıda olup, bakterileri geçirmez.

B. İNSANDA ÜREME SİSTEMİ

1. DİŞİ ÜREME SİSTEMİ

Dişi üreme sistemi, yumurtalıklar, yumurta kanalı, döl yatağı, serviks ve vajinadan oluşur.
a. Dişi Üreme Organları
Yumurtalıklar (Ovaryumlar): Vücudun ön tarafında sağda ve solda birer tane olmak üzere karın boşluğunda asılı duran organlardır. Her ovaryumda çok sayıda folikül bulunur. Ergenlikle birlikte sırasıyla foliküllerde ayda bir tane yumurta üretilir. Ovaryum aynı zamanda östrojen ve progesteron hormonları salgılar.
Yumurta kanalı (Fallopi Tüpü=Oviduct): Yumurta kanalının ovaryuma bakan ucunda silli huni şeklinde yapılar bulunur. Bu yapılar ovaryumda üretilen yumurtayı alır, yumurta kanalına iletir. Eğer fallopi tüpünde sperm varsa, yumurta burada döllenebilir.
Döl yatağı (Uterus=Rahim): Döl yatağı kalın duvarlı, kaslı bir yapıdır. Döl yatağının iç kısmı mukus salgılayan ve bol kan damarı taşıyan endometriyum tabakası ile astarlanmıştır. Döllenme olmuşsa mitoz bölünmelerle kalınlığı artan endometrium tabakası, embriyoyu 2-4 hafta besleyecek ve gelişimini sağlayacak şekilde özelleşir. Daha sonra embriyo doğuma kadar plasentadan beslenir.
Serviks: Vajinayı uterusa bağlayan ve döl bölgedir.
Vajina: Dişi üreme sisteminin dışarıya bağlantısını sağlayan açıklıktır. Döllenmemiş yumurtanın, doku fazlalıklarının atılmasını ve doğumun gerçekleşmesini sağlar.
b. Menstrual Döngü (Adet Döngüsü)
Dişilerde yumurta hücresinin oluşması süresince ovaryum ve döl yatağında bir aylık devrede değişiklikler görülür. Bu devreye menstrual döngü denir. Folikül, ovulasyon, korpus luteum ve menstruasyon evrelerini kapsar. Menstrual döngü hipofiz hormonları tarafından kontrol edilir.
I. Folikül Evresi: Bu evre hipofizden FSH’nın salgılanmasıyla başlar. FSH etkisiyle foliküllerden biri uyarılır, gelişerek içi sıvı dolar. Foliküldeki yumurta hücresi olgunlaşır. Ayrıca folikülden östrojen hormonu salgılanır, artan östrojen etkisiyle hipofizin FSH salgısı azalır. Östrojen etkisiyle uterusta mitoz bölünmeler başlar. Bu evre 10-14 gün sürer.
II. Ovulasyon Evresi: Hipofizden salgılanan LH etkisiyle folikül yırtılır, olgunlaşan yumurta fallopi tüpüne geçer.
III. Korpus Luteum Evresi: Ovulasyondan sonra folikül hücresi sarı renkli yağ damlacıkları taşıyan korpus luteuma (sarı cisim) dönüşür. Korpus luteum progesteron ve az miktarda östrojen hormonu salgılar. Progesteron etkisiyle endometriyumda mitoz bölünmeler hızlanır, kan damarları genişler, mukus salgılı artar. Böylece döllenme olmuşsa embriyonun tutunup gelişeceği ortam hazırlanır. Gebelikte korpus luteumun bozulmaması için hipofizden LTH(prolaktin) salgılanır. Döllenme yoksa bu evre 10-14 gün sürer.

2. ERKEK ÜREME SİSTEMİ

Erkek üreme sistemi; testisler, epididimis, vas deferens, yardımcı bezler ve penisten oluşur.
Testisler: Erkeklerde bir çift testis bulunur. Testisler karın boşluğunun dışında skrotum kese içinde bulunur. Her testiste çok sayıda seminifer tüpçükler bulunur. Bu tüpçüklerde sertoli hücreli ile sperm ana hücreleri bulunur. Sertoli hücreleri spermlerin beslenmesini sağlar. Sperm ana hücreleri mayoz bölünme ile spermatit hücrelerini oluşturur. Spermatitler epididimis kanalına geçer. Seminifer tüpçükleri arasına dağılmış leyding hücrelerinden testosteron salgılanır. Testosteron, spermatitleri olgunlaştırarak, döllenme ve hareket yeteneği olan spermlere dönüştürür. Spermler yaklaşık 20 gün epididimis kanalında bekler daha sonra vas deferense (sperm kanalı) geçer. Vas deferens spermleri üretraya taşır, buradan da penisle dışarı atılır.
Erkek Üreme Sistemindeki Yardımcı Bezler: Spermlerin içinde hareket ettiği ve spermlerin beslendiği sıvıları üreten bezlerdir. Bunlar postrat bezi, cowper bezi ve seminal keselerdir. Postrat bezi sperm ve idrarın aynı anda çıkışını engeller.

0 yorum:

Yorum Gönder

 

PERUKLU ADAM. Copyright 2008 All Rights Reserved Revolution Two Church theme by Brian Gardner Converted into Blogger Template by Bloganol dot com